Bize biraz kendinizden bahseder misiniz? Sivaslı bir ailenin 9 çocuğunun en sonuncusuyum. 8 kız bir erkek. Sivas’ta doğdum sonra İstanbul’da büyüdüm. Çok küçük yaşlarda babamı kaybettim. Hayatım hep mücadelelerle geçti. 6 yaşından beri hem okuyup hem de çalışan bir kızdım. Son derece idealist ve zorluklarla mücadele eden bir Türk kadınıyım. Müzik hayatınıza nasıl başladınız? Müzik hayatına tamamen aileye katkıda bulunmak amacıyla başladım. Zamanla sesimin güzelliği okulda müsamerelerde dikkat çekince çaylarda, törenlerde sahneye çıkmaya başladım. Ama sonra mesleğim oldu. Bu işten ekmeğimi kazandım. İlk profesyonel sahne hayatımda bir Anadolu turnesiyle başladı. Günlük hayatınızda nelerle uğraşıyorsunuz? Hobileriniz nelerdir? Çok iyi bir ev hanımıyım. Çok güzel yemek yaparım. Ütünün haricinde bütün ev işlerini severek yapıyorum. Onun dışında dostlarımla ve sosyal projelerde olmayı çok seviyorum. Şu anda zaten hayatımın çok büyük bir bölümünü müzik ve sahne çalışmalarım kaplıyor. Hobilerime ise çok vakit kalmıyor. En büyük hayaliniz ve gerçekleştirmek istediğiniz bir proje? Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda Devlet Senfoni orkestrası ile birlikte konser vermek en büyük hayalim. Çok sesli bir türkü projesini hayata geçirmek istiyorum. Allah nasip ederse, bu konserleri Türkiye’nin her yerinde yapmak istiyorum. Müzik istediğiniz bir meslek mi, hayalinizde başka bir meslek var mıydı? Hayalimde doktor olmak vardı. Çünkü cildim çok bozuktu. Kendi ürettiğim formüllerle sivilce kurutucu ilaçlar icat etmişliğim bile var. Hayat şartları o hayalimden çok uzak kıldı. Ama sanatımı çok seviyorum. Rabbimin verdiği çok özel bir yetenek bu.

Dinlemeyi sevdiğiniz farklı bir tür ve sanatçı var mı? Bütün müzik türlerini vakit buldukça dinlemeye çalışıyorum. Güzel olan kulağa hoş gelen tüm etnik müzikleri dinlemeyi çok seviyorum. Dünya müziğini çok seviyorum. Dayımın oğlu Killa Hakan ve Ceza’dan vazgeçemiyorum. Sürekli dinlediğim iki ses. Mesleğinizin zor yanları neler? Mesleğimin zor yanları tüm hayatınızı profesyonel anlamda endekslemek zorundasınız. Ben işimde çok titiz çalışan ve o şekilde hayata bakan bir insanım. Profesyonel insanlarla çalışamayınca çok üzülüyorum. Sektör olarak ne yazık ki o profesyonelliğe ulaşabilmiş değiliz. Bunun dışında işinize çok yoğun mesai harcamanız gerekiyor. Yorucu yanları var. Güzel olan tarafları ise tabii ki zorluklarını örtüyor. Türk Halk müziğini gençlere sevdirmek için neler yapmalıyız? Ben ilk çıktığımda kıyafet tarzımla da altyapı bazında da sound bazında da türkü dünyasında fark yaratan bir tarzın altına imza attım. Uzun bir aradan sonra müziğe yeniden döndüğümde gençlerin çok çabuk tüketilen müziklere yöneldiğini ve müzik zevklerinde bile çok çabuk değişimler gösterdiğini fark ettim. Bunca yıldan sonra piyasada neyin tutup tutmayacağını ben de kestiremiyorum. Uzun zamandır, Türk Halk Müziğinde ne yapsak da gençlere sevdirsek derdindeyim. Bu durum son derece beni üzen bir durum. Ama birkaç yol bulduk. İnşallah bunları en kısa zamanda hayata geçireceğiz. Bunlar içerisinde en önemlisi sound ile ilgili. Ben her zaman çok çabuk tüketilen müziğe karşıyım. Kalıcı olan eserler yapmayı hayatımda hep ilke edindim.